LİF(POSA)’lı BESİN TÜKETİMİ VE SAĞLIK
Yediğimiz besinlerin bağırsaklar tarafından sindirilemeyen, kan dolaşımında emilimini yapamadığı kısmına lif yani posa denir.
Diyet lifleri en çok taze sebzeler, meyveler, tam tahıllar, baklagiller, mısır gevreği ve kuru yemişlerde bulunmaktadır. Lif oranı yüksek beslenmenin kardiyovasküler ve gastrointestinal sistem üzerinde yararlı olduğu ve koroner kalp hastalığı, diyabet, kabızlık, inflamatuar bağırsak hastalığı ve kolon kanseri gibi hastalıkların riskini azalttığı araştırmalar sonucunda bulunmuştur,
Diyet liflerinin kolesterol seviyelerini düşürme, kalın bağırsağın işlevlerini destekleme, kan şekeri ve insülin seviyelerini düzenleme ve yararlı bakterilerin çoğalmasını ve aktivitesini arttırma gibi etkileri vardır. Lifler besin emilimini, karbonhidrat ve lipid metabolizmasını, bağırsak geçiş zamanını,dışkı özelliklerini, bağırsağın yapısını ve bağırsak işlemlerini etkiler. Bağırsaklarımızda prebiyotik özellikler göstererek kolonda yararlı bakterilerin çoğalmasını sağlar ,ishal ve kabızlık oluşmasını etkiler yada azaltır.
En çok diyet lifi içeren besinler arasında turunçgiller, çavdar, arpa, yulaf ve baklagiller yer alır. Günlük almamız gereken diyetlifi miktarı ise 20-35 gr arasında değişmektedir.
Lif Tüketimi ile Kanser ilişkilendirmesinde , Ulusal kanser enstitüsü lif tüketiminin 20-30 gr arttırıldığında kolon ve rektal kanser riskinin azalmasına yardımcı olacağını bildirmiştir. ‘ Europen prospective İnvesticition of Cancer’ çalışmasına beşyüzbin kişi dahil edilmiş ve besinsel liflerin kolon ve rektum kanserine karşı güçlü bir koruyucu etkisi rapor edilmiştir.
Yapılan birçok çaılşmaya göre yüksek lifli beslenmenin diyabet riskini azalttığı göstermektedir. Buğday, arpa, çavdar ve yulafta bulunan bileşenler tip-2 diyabet ve obezite riskini azaltır, insülin duyarlılığını arttırırlar.
Lif tüketiminin iştah azaltıcı özellikleri de vardır. Çiğnemek için harcanan zaman, tükürük ve mide salgısının artması, mide boşalmasını yavaşlatması, glikoz emilimini ve insülin yanıtını yavaşlatmaları, tokluk hormonu olarak bilinen leptin hormonunun salınımını uyarmalarıda olası mekanizmalarıdır. Aynı zamanda lifler kolesterolün ince bağırsakta emilimini azaltması ile LDL kolesterol seviyesini düşürücü etkileri vardır.
Günlük olarak sebze, meyve,buğday,yulaf,mısır ve kurubaklagil gibi posa içeriği yüksek besinlerin tüketimini arttırırsak hem sağlığımız hem de ideal kilo aralığına ulaşmamız ve bağırsaklarımızın düzenli çalışması açıısndan çok yarar sağlamış oluruz.. Unutmayın ‘ Ne yerseniz siz o’ sunuz’..
